Aslıhan Tüylüoğlu

Güncel olanın tozu toprağı hep üstümüzdedir; çalışıp geçimini sağlamak, ev bark, çoluk çocuk… Hayat sizi yutmaya uğraşır. size gösterilen konforlu eşyalar, bol bol reklamı yapılan, gözünüze değil beyninize sokulan şeyler, sizi daha çok çalışıp daha çok kazanmanız için kışkırttıkları lüks yaşam… Uyanık olmazsanız bu lüks yaşam için çalıştığınızı sanırken başkalarına bu hayatı sağlamak için çalışmış ve bunu hiç farketmemiş olursunuz. Paranın hipnozuna kapılıp giden. yaşanmamış kaç ömür var etrafımızda kimbilir. Edindiği her malla her eşyayla, bir anlık tatmin dışında sevinci sönüp giden, mutsuzluğunu başka şeyler daha almakla giderebileceğini sanan çok insan var. Yine de bir çıkış var bu çemberden, yolunda gitmeyen, almak ve tüketmekle giderilemeyen bir boşluk. Bu boşluk, sevgi ister, oturup kendini anlamak, yaşadığı hayata bir anlam bulmak ister. Bu arayış, hayatı ve kendisi hakkında düşünmeye vardırır insanı.Ne olduğunu, ne istediğini sormak hipnozdan çıkmak demektir. Bir şarkı dinlemek, bir resme bakmak, doğayı izlemek, okumak farkına varılan boşluğu kovmanın küçük adımlarıdır. Anlamı aramış, yorumlamış, oluşturmuş insanların izlerini bulursunuz er geç. Ressamların, müzisyenlerin, düşünürlerin, yazar ve şairlerin…
Her insana bu kadar şanslı değilse de herkes için umut var.

Karnın tok, sırtın pek, işlerin yolunda; yine de bir eksiklik hissediyorsun… İşte o şiirdir!

Her gün gittiğin yolda yeni bir şey göremiyorsan, ölümleri ekran karşısında yemek yiyerek izliyorsan, evsiz insanların ve sokak hayvanlarının yanından onları görmezden gelerek geçiyorsan, kuşlara ve gökyüzüne bakmayı unuttuysan dikkat: insanlıktan çıkmak üzeresin. Acilen şiir okumaya başla!

Bizler şiirle soluk alıyoruz, şiirle anlıyor, şiirle direniyoruz. Yaşamı şiirle yorumluyor, açıklıyor ve ona yeni anlamlar arıyoruz. İyi ki ona inancımız var. Herkesin sevebileceği bir şiir vardır. Yeter ki onu arasın. Bir de bakmış ki; söyleyemedikleri söylenmiş, sordukları, üzüldükleri dile gelmiş. Şiiri güzel kılan malzemesinin dil olması, bu malzeme o dili konuşan her insana ait. Şair o dilin kabiliyetini kullanır, onun etki alanını, derinliğini artırır ama sonuçta bu o dili konuşan hiçbir insana yabancı ve kapalı değildir. Bu yüzden sanat dalları arasında herkesin kolayca ulaşabileceği bir sanat dalıdır şiirdir. Yine de bir görgü bir emek ister hepimizden. Kendin için, hayatının iplerini ele alman, içindeki derin uçurumu sözcüklerle doldurman için biraz heves ve ilgiyle bambaşka bir hayat yaşaman mümkün. Daha olgun, daha geniş açıdan, farklı yerlerden bakmak için azıcık emek yeterli.

Şiir, duyarlılıklarını harekete geçiren insanın kendini ve çevresini tanımasıdır. Farkında olmak ve fark yaratmak için şiir oku!

Bir şiiri okuyup anlamak, bir bebek için ilk defa ayakta durmak ve yürümek  gibi bir başarıdır. Şiir aklın ve duyguların dengesidir. Dengede durmak için şiir oku!

Şiir aynı duyarlılıktaki insanların buluşup örgütlendiği haksızlığa ve yalnızlığa birlikte direndiği bir eylem alanıdır. Her şiir yaşamın içinde yokmuş gibi davranılan bir soru ve o sorunun cevabıdır.

Farkına var, kendini ara, hayatın akışına kapılıp kaybolma, şiir oku!

Şiir taraf tutar. Şiirin tarafı, insan, doğa, emek, eşitlik… ve özgürlüktür. Şiir az olanın, azınlık olanın yanında, çoğunluğun her türlü dayatmasının ve gücünün karşısındadır.

Başta sözettiğim direnme biçimlerinden biri de şiirdir.Şiirin olsun yanında, öfkede ve umutta…

Dünya şiir gününüz kutlu olsun!