ELMAS YAYLA
Canlı yaşamı için çok büyük öneme sahip deniz çayırları, Ege ve Akdeniz kıyılarında, temiz denizlerde görülüyor. Ne yazık ki son yıllarda turizm nedeniyle çayırlar büyük tehdit altında. Marmara Denizi’nin geleceğini belirleyecek, nesli tükenen pinalar da deniz çayırlarında yaşıyor. Bir pina, saatte 6 litre deniz suyunu temizliyor adeta müsilaj savaşçısı gibi çalışıyor. Doğa savunucuları çayırların ve dolayısıyla pinaların korunması için farkındalık yaratmaya çalışıyor.
Turizm sezonu geldiğinde, denize girenler rahatsız olmasın diye deniz diplerindeki bitki toplulukları temizleniyor. Teknelerin çapa atması, deniz dibini taraması, deniz dibi sıcaklığının değişmesi, istilacı yosun türleri, balık çiftliklerindeki aşırı yemleme, kıyıların bozulması, hayalet ağlar ve atıklar yüzünden ışığın dibe ulaşamaması gibi nedenler de eklenince çayırlar hızla azalıyor. Deniz canlılarının üreme alanı olan çayırların pek çok faydası var. Sualtı Araştırmaları Derneği şöyle özetliyor: Suyu temizliyor, biyoçeşitlilik sağlıyor, iklimi dengeliyor, balıkçılığı destekliyor, habitat sağlıyor… Her yıl 1 Mart, Dünya Deniz Çayırları Günü olarak, kutlanıyor ama ülkemizde bu konuda gidilecek daha çok yol var.
UCUZ BİR TERLİK YETER
Prof. Dr. Mustafa Sarı, “Plaj temizliği diye deniz çayırı katliamı yapmayalım. Marmara Denizi çevresindeki tüm başkan adaylarına duyurulur” diyor. Deniz dibinden paylaştığı fotoğrafa da şu notu düşmüş Sarı: “Marmara’da yavru ve genç pinalar umut veriyor. Denizi kirletmez, kıyıları doldurmaz, dibi kazıyan ağlarla balıkçılık yapmaz, aklımızın estiği yerde tekne demirlemezsek pinaların yaşamına destek oluruz. Pinanın umudu Marmara, Marmara’nın umudu pina! Deniz çayırlarını koruyarak, hem pinaları hem de Marmara’yı kurtarabiliriz.” Sarı, tatilcilere de şu uyarıyı yapıyor: “Deniz çayırlarının size zararı yok, lütfen sökülmesini istemeyin. Ayağınıza ucuz bir deniz patiği giyerek kaygınıza son verebilirsiniz.”