Sokak röportajındaki sözleri nedeniyle 18 gün tutuklu kaldıktan sonra 29 Ağustos’ta tahliye edilen Dilruba Kayserilioğlu, İzmir 35. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargıç karşısına çıktı. Tahliye koşulları tartışma yaratan Dilruba, duruşmada şunları söyledi: “Bana mikrofon uzatılıp sorulduğunda hiçbir kişinin, partinin, kurumun ismini zikretmedim. İfade ve düşünce özgürlüğü kapsamında düşünce ve fikirlerimi ifade ettim. Sorgusuz sualsiz bir şeye destek vermenin kötülüğünü ortaya koymaya çalıştım. Suç kastım yoktur. ‘Geri zekalı’, ‘beyni emcüklenmiş geri zekalı’ ifadeleri, bir fikrin önünü arkasını düşünmeden, nereye varacağını düşünmeden destekleyenlere yönelik söylenmiş ibarelerdir.” Son sözü sorulunca da “Kin ve nefrete sevk etme gayesiyle bu sözleri söylemedim. Beraatımı talep ediyorum. Söylediğim sözlerin bir kısmının farklı yerlere çekilip bana saldırı yapılacağını bilmiyordum. Bu yönden pişmanlığım var” dedi. Dilruba’nın avukatı Hüseyin Yıldız da müvekkilinin trollerin sosyal medyada başlattığı linç kampanyası ve RTÜK Başkanı’nın yaptığı açıklamalar sonrasında tutuklandığını hatırlatarak, beraat talep etti. Mahkeme, Dilruba’yı TCK’nin 216/2 maddesi gereğince, “Halkın bir kesimini alenen aşağılamak”’ suçundan 6 ay hapis cezasına mahkum etti. Eylemin basın yayın organı aracılığıyla yapılması gerekçesiyle, ceza 9 aya çıkarıldı. Dilruba’nın duruşmadaki olumlu tavırlarını dikkate alarak cezayı 7 ay 15 güne indiren yargıç, hükmün açıklanmasının geri bıraktı. Duruşmayı CHP İzmir İl Başkanlığı üyeleri de izledi.
Dilruba’nın avukatı Hüseyin Yıldız, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, karara itiraz edeceklerini belirterek, “Bu karar beraate dönene kadar AİHM’e kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Devam eden bir soruşturma daha var. O soruşturmanın akıbeti hakkında da size ilerleyen günlerde detaylı bilgilendirme yapacağız” dedi. Suçsuzluğuna inandığını söyleyen Dilruba Kayserilioğlu ise şöyle konuştu: “İfade özgürlüğü kapsamında düşüncelerimi belirttim. Hiçbir zaman suçlu olduğumu düşünmedim. Avukatlarıma da bu konuda sonuna kadar güveniyorum. Gerekeni hukuk önünde aramaya devam edeceğiz.”
