Geçen hafta öldüğüne ilişkin yanlış bir haber yüzünden tüm dünya çağımızın büyük düşünürü Noam Chomsky’yi konuştu. Haberin yalanlandığı ana kadar “gezegenin en büyük sol filozofu” kabul edilen büyük dilbilimcinin kaybı, onsuz bir dünyanın nasıl olabileceğine ilişkin sayısız yazıya, tartışmaya konu oldu kısa sürede.
Çığır açan çalışmalarıyla dilbilim alanında devrim yaratan Chomsky sadece bir teorisyen değil, başta insan hakları olmak üzere birçok alanın da öncü eylem insanlarından biri. Ölüm haberinin yarattığı dalgalanmanın nedeni onun birbirinden farklı disiplinlerdeki olağanüstü özgünlüğüydü elbette. Örneğin dillerin doğuştan geldiğini, farklılıkların beynimizde zaman içinde gelişen parametreler nedeniyle ortaya çıktığını öne sürerek dönüşümsel dil bilgisini tanıtmış olması eşsiz yanlarından birisidir. Ama sadece dilbilim alanında değil muhalif bir siyasi kişilik olarak da öncü bir konumdadır. Ekonomik elitlerin ABD siyaseti, dış politikası, entelektüel kültürü üzerindeki etkisine dair analizleri dünya çapında yankı uyandırmıştır.
Yazıyı okumak için lütfen aşağıdaki bağlantıdan Le Monde diplomatique Türkçe gazetesini ziyaret edin.






